Sıradışı Gezegenler: Venüs

Venüs dünyanın en yakın komşularından biri. Yaklaşık 42 milyon km uzağımızda. Yeryüzünün görünmesini engelleyen kalın bir atmosfer tabakasıyla örtülmüş durumda. Bilim adamları bu atmosferin gezegeni güneşten koruduğunu düşünüyorlar. Venüs’ün yüzeyinin dünyanın ilk zamanlardaki yüzeyine benzer olabileceğini hayal ediyorlardı. Yüzeyinin tropik ormanlarla ve okyanuslarla kaplı olduğunu düşünüyorlardı. Profesör “ İnsanlar Venüs’ün ıslak ve nemli bir yer olduğunu varsayıyorlardı. Venüs hakkında yaygın bilimsel görüş Venüs’ün ağaçsı, eğrelti otları ve hatta dinozorlarla dolu dünyanın ilkel evrelerine benzeyen tropikal bir yer olduğu yönündeydi. Uzay çağının başlangıcına kadar bilim dünyasında bu görüş hakimdi.”


Venüs’ün yüzeyi bilim adamlarının oldukça ilgisini çekiyordu. O kalın bulutların altında neler olduğu bir çok bilim adamında merak uyandırıyordu. 1960’larda ve 70’lerde NASA’nın Mars’ı keşfetmekle meşgul olduğu dönemlerde Sovyetler Birliği'de gözünü Venüs’e çevirmişti. Amaçları bu gizemli yüzeyine iniş yaparak fotoğraflarını çekmekti. Venera kod adlı Sovyet programı bünyesinde bir roket başarıyla uzaya fırlatıldı. Ne var ki fırlatılan sondalar Venüs atmosterine giriş yaptıkları anda iletişim gizemli bir şekilde kopuyordu. 

Ekip 1975 yılının Ekim ayında hedefine ulaşmayı başardı. Venera 9 Venüs yüzeyinin ilk görüntülerini çekmeyi başardı. Venüs yüzeyi bilim adamlarının düşüncelerinin aksine yemyeşil ormanlarla değil çorak çöllerle doluydu. Peki insanlar böyle bir ortamda yaşayabilirler mi? Yakın zamanda astronomlar Venüs yüzeyinin ayrıntılı bir resmini oluşturdu. Gezegene son sürat ilerleyen bir sonda düşünün. Böyle bir sonda nasıl bir görüntüyle karşılaşırdı? Yüzeyin 80 km yukarısında sonda kalın bir bulut tabakasıyla karşılaşıyor. Ancak bu bulutlar sıradan bulutlar değil, buharlaşmış asitten oluşuyor ve çeliği bile aşındıracak kadar kuvvetliler. Bilim adamları bu asit bulutlarının Venüs’ün göz alıcı tarihinin bir yan ürünü olduğuna inanıyor. Geçmişte meydana gelen devasa volkanik patlamalar milyonlarca ton  sülfürü atmosferin üst kısımlarına kadar püskürttü.

 Atmosferin üst kısımlarını yararak geçen sonda yüzeye yakın bir iniş yapmak için yavaşlıyor. Arazi yaklaşık 5 km yüksekliğinde faaliyet göstermeyen volkanlar kaplı. Sondanın alıcıları atmosfer basıncının dünyadakinden 90 kat daha kuvvetli olduğunu tespit ediyor. Bu basıncın bir arabayı ezmeye yetebilecek kadar kuvvetli olduğu anlamına geliyor. En büyük sorunsa sıcaklık . atmosferin neredeyse tamamkı karbondioksitten oluşuyor. Bu gaz Venüs’te de aynı dünyada olduğu gibi sera etkisi yaratıyor. Bu yüzden Venüs’ün sıcaklığı 500 dereceye kadar çıkabiliyor. Venüs’ün çok sıcak olmasına karşın tamamen cansız bir gezegen olmayabilir. Milyarlarca yıl önce Venüs’ün tarih öncesi okyanusları, basit organizmalara ev sahipliği yapmış olabilir. Bazı bilim adamları ısının yükselmesiyle okyanus suyunun buharlaştığını sanıyor. Bu durum basit organizmaların büyük bir kısmını ölmesine neden olmuş olabilir.

Venüs’ü kolonileştirmek seçeneklerimizden biri değilmiş…
Biraz daha dışarı çıkarak güneş sisteminin içindeki kayalık gezegenlerden en sonuncusuna (Mars’a) gitmeliyiz.



0 yorum:

Yorum Gönder

İlginiz İçin Teşekkür Ederiz..