KORKUNÇ TEKNOLOJİ: SANAL GERÇEKLİK

Sanal gerçeklik terimi bireylerin orada olma hissini yaşadığı bilgisayar destekli 3 boyutlu ortamlar için kullanılıyor. Kişiler çeşitli kasklı ekran araçlarla o ortama dahil oluyor. Ortama girdiği anda dünyadaki gerçeklik ile bağlantısı kopuyor ve sanal gerçekliğin yarattığı ortamda olma hissini yaşıyor.

Kullanıcıların bu deneyimi gerçekten yaşabilmeleri için cihazların kusursuz olması gerekir. Aksi takdirde gerçeklik hissiyatı zayıflar ve kullanıcı bu deneyimi tam olarak yaşayamamasına sebep olur.
Sanal gerçeklik ortamları kullanıcı üzerinde yarattığı hissiyat seviyelerine göre farklılık gösterir.

Sanal gerçeklik fikri, ilk kez 1962 yılında Morton Heilig tarafından Sensorama adında bir makine olarak vücut buldu. O günlerin teknolojisiyle pek kullanışlı ve rahat olmayan bu cihaz günümüzde gelişimini tamamlamış görünüyor.

Geçmişte yapılan sanal gerçeklik gözlükleriyle günümüzdekiler arasında kullanılan cihazlar arasında konforsuz ve kullanışaız olmaları, görüntü kalitesinin şimdiki kadar iyi olmaması, cihazların karmaşık ve maliyetlerinin yüksek olmaları gibi farklılıklar vardır.Günümüzde ise bu cihazların boyutları ufaltıldı ve daha kullanılabilir bir hal aldı. Fiyat ise kullanılan parçaların ve teknolojinin kolay ulaşılabilir olmasından dolayı makul bir aralığa ulaştı.


Sanal Gerçeklik Hangi Alanlarda Kullanılacak?

Eğitimde öğrencilerin karmaşık içerikli konuları, sanal gerçeklik cihazıyla eğlenceli ve kolay bir şekilde öğrenmelerini kolaylaştıracak. Örneğin bir tarih dersinde anlatılan konulardaki mekanları öğrenciler sanal gerçeklik gözlükleriyle gezebilecek aynı zamanda da öğretmenlerini dinliyebilecekler. Bu sayede tarih derslerini öğrenmekle kalmıyacak yaşıyacaklardır.

Kullanılacak diğer önemli bir alan ise tıp ve sağlıktır. Bu teknoloji sayesinde yaratılan sanal ameliyat simulasyonları, tıp öğrencilerin pratik kazanmasına olanak sağlayacak.

Sanal gerçeklik, bir çok spor dalında sporculara antreman yapma imkanı sağlıyabilir, tekniklerini geliştirmek için yararlanabilirler.

Bu teknolojinin yaygın olarak kullanıldığı alanlardan biri de inşaat endüstrisi. Sanal gerçeklik sayesinde alacağınız evi, henüz betonu atılmamışken gezebileceksiniz.

Bu teknoloji daha çok alanda kullanılabilir. Özellikle askeri alanda zorlu şartlara uyum sağlamak için eğitim görülüyor. Moda sektörüne bağlı öarkalar sanal mağazalar açıyor. Tiyatrolar bu teknoloji sayesinde interaftif oyun sergiliyebiliyor. Sanal müze turları düzenlenebiliyor.

Sanal gerçekliğin bizi ilgilendiren kısmına gelelim şimdide. Uzaya merak salmış çoğu insanın uzayı görmek orayı hissetmek ümidiyle yaşamak istediğini biliyoruz. Teknolojimizle uzaya çıkmak bizim için şimdilik hayal gibi görünüyor olsada kendimizi birazda olsa avutmak amacıyla sanal gerçeklik gözlüğünü kullanabiliriz. Apollo 11 aracında Neil Armstrong ve ekibiyle ilk kez Ay'a keşif için gittiğinizi veya bir uzay aracının kokpitinde aracı kullandığınızı düşünsenize. Bir uzay aracında uzay boşluğunda bilinmeyenlere doğru yol aldığınızı, o anları hissettiğinizi bir kaç saniye düşünsenize. Kulağa hoş geliyor değil mi?

Kısacası hemen her alanda kullanılması mümkün olan bu teknoloji bizim için vazgeçilmez olacağını düşünüyorum...

Elinizde böyle bir cihaz olsaydı nereleri gezmek isterdiniz ?